Özet:
Kapadokya’nın merkezinde bugünkü Nevşehir İli sınırları içinde kalan bölge Bizans Sanatı ve arkeolojisi için eşsiz bir açık hava müzesi konumundadır. Ortaçağ sanatının şaheserleri arasında sayılabilecek duvar resimlerini barındıran Göreme Açık Hava Müzesi, Açıksaray Ortaçağ yerleşimi ya da Kaymaklı, Derinkuyu yeraltı şehirleri gibi ören yerleri T.C. Kültür Bakanlığınca uzun zaman öncesinden tarihi sit alanı kapsamına alınarak korunmuşsa da, en az bu eserler kadar önemli diğer birçok anıt ve yapı grubu kaderlerine terk edilmiş durumdadır. Son yıllarda hızla gelişen turizm faaliyetlerinin sınırlı alanlara (özellikle Nevşehir’in ilçelerinden Uçhisar, Göreme, Avanos, Ürgüp ve civarında) yoğunlaşarak tahribatı artırmasını bir ölçüde azaltmak ancak bu turizm faaliyetlerinin bölge geneline yayılmasıyla sağlanabilir. Bu dengeli gelişimi temin etmenin en iyi yolu ise bölge geneline dağılmış Erken ve Geç Ortaçağ eserlerinden az bilinenlerinin içinde bulundukları fiziki ortamla uyumlu bir şekilde araştırılarak ortaya çıkartılması, envantere kaydedilmesi, tescillenmesi, bilimsel olarak incelenmesi, tartışılması ve yayınlarla tanıtılması; böylece farkındalıklarının artırılarak koruma, restorasyon ve arkeolojik alan yönetimine yönelik projelerin hazırlanmasına önayak olunmasıyla mümkün olacaktır.
Bu araştırma projesinin konusu Kapadokya’da Bizans dönemindeki tarımsal ürün işlikleridir. Bölgedeki toprak ve iklim koşullarının uygunluğu sayesinde Bizans dönemi boyunca en önemli tarımsal faaliyet bağcılık olmuştur. Buna bağlı olarak yerleşimlerde farklı ölçeklerde üzüm işleme tesisleri bugünkü arkeolojik bulgularda önemli bir yeri tutmaktadır. Buna karşın yakın zamana kadar araştırmalarda yeterli ilgiyi görememiş olması tarih yazımında önemli bir boşluk yaratmıştır.
İşte Kapadokya bölgesinin çok az bilinen, ancak zengin Ortaçağ kalıntılarına ev sahipliği yapan ören yerlerinden biri de Nevşehir’in Ürgüp İlçesi (Hagios Prokopios) sınırları içinde, Karacaören köyü yakınlarında bulunan Alocaş (ya da Ali Koçaş) mevkiidir. Günümüze kadar hiçbir bilimsel çalışmanın konusu olmamış bu alanda Ortaçağ’dan başlayarak olasılıkla Geç Osmanlı dönemlerine kadar tarihlendirilebileceğimiz farklı boyutlarda ve etkileyici büyüklükte çok sayıda şırahane mevcuttur. Sınırlı sayılabilecek bir alan içinde önemli bir bölümü çok iyi korunmuş durumdaki kaya mekanlar ilk bakışta bir tür üretim merkezi – fabrika görünümü vermektedir. Kapadokya’daki Ortaçağ kaya yerleşimlerinde şıra işlikleri genel olarak köyün içerisinde bir kiliseye bağlı ya da münferit olarak konumlanmıştır. Karacaören köyü yakınlarında bulunan Alocaş (ya da Ali Koçaş) mevkiindeyse söz konusu mekanlar konumları itibariyle bir bağımsız yapılar grubu olarak düzenlenmiştir ve Ortaçağ Kapadokya’sında tarımsal üretim hakkında önemli veriler sunarlar.
Ayrıca, kimi mekanlarda beyaz sıva tabakası üstünde kırmızı aşı boyayla ya da tüf duvar yüzeyinde kabartma tekniğinde bitkisel ve geometrik bezemeler haç motifler dikkat çeker. Şırahanelerden birinde yuvarlak toplama teknelerinden birinin üzerinde epigrafik özellikleri nedeniyle 9.yy’dan önceye tarihlendirebileceğimiz Ortaçağ Yunancasında yazılmış literatürde bilinmeyen altı satırlık bir kitabe tespit ettik ve kayda geçirdik. Bunun yanı sıra, mekanların çevresinde, yüzeyde, çok miktarda Ortaçağ seramiği ve yaklaşık yüz metre mesafede harap durumda bir mezarlık göze çarpmaktadır. Tüm Kapadokya’da olduğu gibi sözü edilen ören yerinde de doğal ve mekanik etmenlere dayalı geniş boyutlu bozulmalar hemen fark edilmektedir. Sonrasında yaptığımız literatür taramasında da söz konusu ören yerinin şimdiye kadar herhangi bir bilimsel çalışmaya ya da yayına konu olmadığını belirledik. Tüm bu tespitlerimiz Karacaören köyü yakınlarında bulunan Alocaş (ya da Ali Koçaş) mevkiindeki örenin ivedilikle araştırılmasını ve bilimsel olarak incelenmesini öngören bu projenin doğmasına vesile olmuştur.
Bu projeyle, Üniversitemiz kaynakları kullanılarak, iki aşamada gerçekleştirilen sistematik bir çalışma yürütülmüştür. On beş gün süren ilk aşamada, tarımsal üretim alanının taranması, envanterlenmesi ve belgelenmesi gerçekleştirilmiş, kaya oyma mekanlardaki epigrafik ve görsel bezemeye dair tüm veriler (hem boyama hem de kabartma tekniğinde yapılmış figüratif ve figüratif olmayan duvar bezemeleri yunanca kitabeler) kaydedilmiş, bazılarının bire bir kopyaları alınmış, tarımsal üretim mekanlarının detaylı mimari rölöveleri çıkartırlmıştır. Ardından çalışma arazisinde harita teknikerinin kullandığı Topcon Hiper V GNSS alıcısı cihazı ile yirmi sekiz xyz nokta alınmış (enlem, boylam, yükseklik) ve onu izleyen üç gün boyunca alanın (drone) GIS sisteminde topografik taramasının yapılmış ve bunun ardından yapılar söz konusu dijital model üzerine işlenmiştir. İkinci aşamada Ali Koçaş mevkiinde, civarında ve yakın çevresinde bir yüzey taraması yapılmış, yüzey seramikleri toplanmış, bu tarımsal üretim merkezinin organik olarak yakındaki bir Ortaçağ yerleşimiyle ilintili olup olmadığının araştırılmıştır. Ardından yüzeyden toplanmış küçük buluntuların, seramik parçalarının, arkeolojik çizimleri yapılmıştır. Daha sonra, alan çalışmasından ve mimari-topografik çizimlerden elde edilen veriler ışığında detaylı bir bilimsel değerlendirme yapılmıştır. Bu raporda yer alan araştırmanın akademik sonuçlarının , küçük bir kaç değişiklik sonrası kapsamlı bir makale halinde bilim dünyasına sunulması hedeflenmektedir. Bu temel üzerinden, hem literatüre yeni ve özgün hem de Kapadokya bölgesinin az bilinen sit alanlarını da içine alan daha kapsayıcı bir kültür mirası ve bir koruma kavramının gelişimine katkıda bulunulacaktır.