Abstract:
Gürsel Korat’ın “Çiftaslan Dörtlemesi” adını verdiği nehir romanların ilk üç kitabı Zaman Yeli (1994), Güvercine Ağıt (1999) ve Kalenderiye (2008)’dir. Anlatım olarak birbirine bağlanan bu eserlerin ana eksenini Kapadokya coğrafyası oluşturur. Bu romanlar, 1240’ta başlayan ve 1924’te tamamlanacak olan yedi yüz yıllık bir tarihsel panoramanın ilk üç kitabıdır. Serinin dördüncü yani son kitabı henüz yayımlanmamıştır.
Kapadokya imgesini estetik bir varlık olarak yeniden üretme amacını ön plana alan bu üç romanda, söz konusu bölgenin İpek Yolu içerisinde değerlendirilebilir oluşu dikkat çekicidir. İpek Yolu, Çin’den başlayarak Anadolu ve Akdeniz aracılığıyla Avrupa’ya kadar uzanan ticaret yoluna verilen addır. Fakat sadece tüccarların değil; gezginlerin, bilginlerin ve din adamlarının da doğudan batıya ve batıdan doğuya olmak üzere çift yönlü olarak kullandıkları bir güzergâhı ifade etmektedir. Bu nedenle maddi yönden değerli ürünlerin yanı sıra, manevi açıdan da bir aktarımın gerçekleştirildiği görülmektedir. Zaman Yeli, Güvercine Ağıt ve Kalenderiye’de bu karşılıklı ve sürekli aktarım, dervişlerin ve tüccarların serüvenleri üzerinden anlatılır. Bu serüvenlerdeki her durak, Kapadokya’nın önemli İpek Yolu merkezleri olarak ön plana çıkar. Özellikle bu coğrafya içerisindeki yerleşim alanları tarihteki isimleriyle zikredilir: Maçcan (Göreme), Peristrama (Ihlara), Başhisar (Ürgüp), Venessa (Avanos), Melegüp (Derinkuyu), Sinasos (Mustafapaşa), Kayseriye (Kayseri), Uçhisar, Zelve gibi.
Kapadokya’yı anlatan roman dizisinin birbirine eklenen halkalarını oluşturan bu üç eserde yer alan şehirler ve kervansaraylar; İpek Yolu üzerinde bulunmaları, tarih boyunca gezginlere ve tüccarlara ev sahipliği yapmaları bakımından önem arz etmektedir. Çalışmamızda bu eserlerde yer alan tüm mekânların İpek Yolu güzergâhı üzerindeki yeri hakkında bilgi verilecek, kullanılan ticaret yolları belirtilecek ve ticari faaliyetlerin nasıl ele alındığı incelenecektir.