dc.description.abstract |
Günümüzde çalışma ve okul hayatının sıkıcılığı ve diğer rutin işlerden dolayı insanlar yenilenme ihtiyacı
hissetmektedir. Bu anlamda insanlar boş zamanlarını değerlendirmeye yönelik alternatifler aramaya başlamıştır.
Özellikle gençlerin ruhsal ve bedensel gelişimlerine katkı sağlamak açısından boş zaman içerisinde yapılan
rekreasyon faaliyetlerine katılması önemli görülmektedir.
Rekreasyon; bireylerin rutin hayatında kurtulmak, yoğun iş hayatından veya olumsuz çevresel durumlardan
negatif anlamda etkilenen beden ve ruhu korumak, sağlıklı olmak ve sağlığı devam ettirmek, bunun yanında
mutlu olmak amacıyla iş ve zorunlu ihtiyaçlar için ayrılan zamanın dışında kalan boş zaman içerisinde, bireysel
ya da grup halinde gönüllü olarak seçilerek dâhil olunan faaliyetlerdir (Karaküçük, 2014: 54). Rekreatif
faaliyetler araştırmacılar tarafından farklı şekillerde sınıflandırılmaktadır. Tezcan(1993:174), rekreatif
faaliyetleri sanatsal, entelektüel, sosyal, pratik, fiziki faaliyetler şeklinde sınıflandırmıştır. Boş zamanların
verimli şekilde geçirilmesi durumunda bireye birçok faydası olduğu bilinmektedir. Boş zamanların
değerlendirilmesi ile ilgili yapılan çalışmada (Tuncay, 2000: 146) boş zamanların olumlu şekilde
değerlendirilmesinin toplumsal uyumun güçlenmesi üzerinde etkili olduğu ve özellikle gençlerin zararlı
alışkanlıklardan korunmasında önemli bir rol oynadığı belirtilmiştir.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de üniversitelerde eğitim alan gençlerin boş zaman faaliyetlerine
katılımlarının yoğun olmasıyla son yıllarda üniversite kampüslerinin planlanması ve geliştirilmesine daha fazla
önem verilmeye başlanmıştır. Çünkü üniversiteler, sosyal ve kültürel faaliyet alanlarının olduğu, farklı kültürel
ve sosyal açıdan farklı özellikleri olan öğrencilerin eğitimleri süresince dersten arta kalan zamanlarını geçirdiği
alanlar olarak sosyal etkileşim bakımından büyük öneme sahiptir (Göker, 2014: 186). Öğrencilerin üniversite
içerisinde ders dışı faaliyetlere katılmasında, kurumun sunduğu alanlar etkili olmaktadır. Üniversitelerde sosyal,
kültürel, sportif vb. faaliyetler üniversite yönetimi, kulüpler, topluluklar tarafından planlanmakta ve
yürütülmektedir. Öğrenciler ders dışında eğlenmek, öğrenmek, yeni beceriler kazanmak, dinlenmek ve
sosyalleşmek ihtiyacı duymaktadırlar. Bunun için üniversitelerin çok sayıda ve farklı faaliyet sunmaları
gerekmektedir. Açık ve kapalı spor alanları, kütüphane, sinema ve tiyatro salonları, kafeteryalar, yüzme havuzu,
eğlence merkezleri vb. alanlar öğrencilerin ruhsal ve bedensel gelişime katkı sağlayacak alanlar olarak
değerlendirilmektedir.
Ülkemizde üniversite öğrencilerine bazı haklar tanınmıştır. 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 47.
maddesinde "Yükseköğrenim kurumları, yapacağı plan ve programlar uyarınca, öğrencilerin beden ve ruh
sağlığını korumak, beslenme, çalışma, dinlenme, boş zamanları değerlendirme gibi sosyal ihtiyaçlarını
karşılamak ve bu amaçla maddi olanaklar oranında okuma salonları, yataklı sağlık merkezleri, kafeteryalar,
lokanta açmak, toplantı, sinema, tiyatro salonları, spor salonu ve sahaları, kamp yerleri sağlamak ve bunlardan
öğrencilerin en iyi şekilde yararlanmaları sağlamak için gerekli önlemleri almakla görevlidir.” ibaresiyle
üniversitede öğrenim gören öğrencilerin yasal hakları belirlenmiştir. Yine 351 sayılı Yüksek Öğrenim Kredi ve
Yurtlar Kurumu Kanunu’ nun 25. Maddesinde "ders dışı saatlerde ve tatillerde öğrencilerin sosyal ve kültürel
ihtiyaçlarını karşılayacak her türlü tedbir alınır" ifadesinde belirtildiği üzere öğrencilerin haklarının olduğu
görülmektedir. Buradan yola çıkarak, üniversitelerin gençlerin dersleri dışında kalan serbest zamanlarını en iyi
şekilde değerlendirmeleri açısından önemli bir rol üstlendiği söylenebilmektedir. Üniversitelerin, önüne alarak
yerleşkelerinde sunacakları rekreatif faaliyetleri planlamaları ve faaliyetlere yönelik altyapılarını oluşturmaları
gerekliliği duyulmaktadır |
tr_TR |