Özet:
Küreselleşme ve teknolojik gelişmeler ekonomik sistemde finansal piyasaların yerini daha da görünür kılmıştır. Bu durum ulusal ve uluslararası piyasaların birbirini etkileme gücünü de artırmaktadır. Bu süreci başarılı bir şekilde yöneten ekonomiler artan işlem hacmi ve yatırımcı çeşitliliği ile piyasa derinliği elde etmekte ve ülkenin kalkınması noktasında önemli adımlar atmaktadır. Bunlarla birlikte finansal piyasaların riskli yapısı kâr maksimzasyonu noktasında da önemli tedbirler alınmasını gerekli kılmaktadır. Kaynak aktarımı konusunda maliyetlerin düşmesi finansal piyasalarda risk unsurlarının ortadan kaldırılmasına da bağlıdır. Ekonomik dalgalanmalar, kur değişikliği gibi işletmelerin müdahale edemeyeceği alanlarda gerçekleşen bu durumlar işletmelerin karşı karşıya kaldığı risk seviyesini yükseltmektedir. Sermaye piyasaların gelişiminde oldukça önemli yere sahip olan türev ürünler gelişmiş ülke piyasalarında risk yönetimi çerçevesinde yoğun bir şekilde tercih edilmektedir. Kurumsal Yönetim Endeksi (KYE) ise kurumsal yönetim ilkelerini uygulamak üzere işletmelerin dâhil edildiği Borsa İstanbul bünyesinde yer alan bir endekstir. KYE’nin amacı bu ilkeleri yerine getiren işletmelerin fiyat ve getiri performansını ölçmektir. Endeks dâhilinde olan işletmelerin finansal risk yönetimi derecelendirme noktasında önemli rol oynamaktadır. Bu çalışma BİST’ de faaliyet gösteren Kurumsal Yönetim Endeksine dâhil 49 işletmenin 2019 yılında maruz kaldıkları finansal riskleri, finansal risk yönetimleri ve bu risklere karşı kullandıkları türev ürünlerin düzeyini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Kamuyu aydınlatma platformundan alınan 2019 mali yılına ait finansal tablolar ve dipnotlar elde edilmiş ve finansal risklere karşı türev ürün kullanım durumları ve bu risklere karşı kullanılan türev ürün çeşitlerini gösteren tablolar incelenerek betimsel araştırma yöntemi vasıtasıyla durum tespiti yapılmıştır. Çalışmaya bankalar dâhil edilmemiştir. Riskten korunma amaçlı 49 şirketin sadece 20’si türev ürün kullandığı tespit edilmiştir. Bu sayı toplam şirket sayısının % 40,8 ini oluşturmaktadır. 20 işletme içerisinde faiz oranı riskine maruz kalanların oranı % 95, kur riskiyle karşı karşıya kalanların oranı ise % 100’dür. Faiz oranı riskine karşı tercih edilen türev ürünler % 92, 3 ile Swap işlemler ve % 7,7 ile vadeli İşlem alım satım sözleşmeleri olmuştur. Kur riskine karşı ise % 48 oranla vadeli işlem, %32 oranla Swap, % 20 oranla da Opsiyon sözleşmeleri tercih edilmiştir. Kredi riski için herhangi bir türev ürün kullanımı tercih edilmezken likidite riskine karşı Swap tercih edilmiştir. Fiyat riski içinde %80 oranla Swap işlemler tercih edildiği bulgularına ulaşılmıştır. Yapılan değerlendirmeler neticesinde Aralık 2019’da Dünya piyasalarında türev ürün kullanım hacmi 559 trilyon dolar, Borsa İstanbul 2019 verilerine göre ise 1,457 Milyar TL olarak gerçekleştiği görülmektedir. Ülkemiz başta olmak üzere birçok gelişmekte olan ekonomilerde hala riskten korunma amaçlı türev üründen yararlanma düzeyi düşük seviyelerde olduğu tespit edilmiştir. Kurumsal Yönetim Endeksi’nde işlem gören şirketler yoğun şekilde kur riski, faiz oranı riski, likidite riski ve kredi riskine maruz kaldıkları halde riskten korunmak amaçlı türev ürün kullanımı sınırlı kaldığı söylenebilir.