The nursing today is a profession that gains importance and is respected by societies due to its educational, protective and therapeutic (caregiving) role. Intense work schedule and traumatic experiences, which are formed by the nature of the profession, can create some unwanted situations in nurses. Our study was conducted in a cross-sectional, descriptive type in order to determine the symptoms of traumatıc stress, occupational satisfaction, exhaustion and compassion fatigue in nurses and the variables affecting them. The population of the research was formed by 374 nurses working in Niğde Ömer Halisdemir Training Research Hospital, without calling any sample selection, nurses who were actively involved in patient care were informed about the research, and 260 nurses who agreed to participate were included in the sample. Data were collected by using Survey Form, Professional Quality of Life Scale and Traumatic Stress Symptoms Scale, which were formed by the researchers by reviewing the literature, and numbers and percentages or mean and standard deviation were used according to the data type in evaluating the data. The correlation between the numerical data was analyzed by Correlation Analysis, and the difference between groups was evaluated by Kruskall Wallis Variance Analysis and Mann-Whitney U Test. The mean total score of Traumatic Stress Symptoms Scale (TSSS) of the nurses participating in the study is 20.98 ± 11.61. Professional Quality of Life Scale (ProQOL) Occupational Satisfaction Sub-dimension mean score is 31.45±9.06, Exhaustion Sub-dimension mean score is 19.25±7.06, and Compassion Fatigue Sub-dimension mean score is 17.98±9.71. A statistically significant correlation was found between the TSSS and the ProQOL
vii
Occupational Satisfactory Sub-dimension (r: -.284, p <0.05), while a statistically significant correlation was found between the TSSS and the ProQOL Exhaustion (r: .686) and Compassion Fatigue (r: .650) Sub-dimensions (p <0.05). While there was a statistically significant (p <0.05) correlation between the increase in age and Compassion Fatigue at a weak level in the negative direction, it was determined that Occupational Satisfaction decreased and Exhaustion increased with the increased monthly working hours (p <0.05). Female nurses' Traumatic Stress Symptoms Scale total score and Professional Quality of Life Scale Exhaustion and Compassion Fatigue Sub-dimensions mean scores are statistically significantly higher than male nurses (p <0.05). While occupational satisfaction scores of the nurses with high school graduation was found to be significantly higher (p <0.05) than the other education groups, it was determined that the compassion fatigue also increased with the increase of education level. The results reveal that the quality of nurses' occupational life should be raised with priority so that they can provide more qualified care. For this, it can be said that it is necessary to arrange the working hours, to provide the break opportunities, and to provide institutional support.
Hemşirelik günümüzde eğitici, koruyucu ve tedavi edici (bakım verici) rolüyle önem kazan ve toplumlarca saygı duyulan bir meslektir. Mesleğin doğası gereği oluşan yoğun çalışma temposu ve travmatik deneyimler hemşirelerde bazı istenmedik durumlar oluşturabilmektedir. Araştırmamız hemşirelerde travmatik stres belirtileri, mesleki tatmin, tükenmişlik ve eşduyum yorgunluğunu ve bunlara etki eden değişkenleri belirlemek amacıyla, tanımlayıcı türde yapılmıştır. Araştırmanın evrenini, Niğde Ömer Halisdemir Eğitim Araştırma Hastanesinde çalışan 374 hemşire oluşturmuş, örneklem seçimine gidilmeyip aktif olarak hasta bakımı veren hemşirelere araştırma hakkında bilgi verilip katılmayı kabul eden 260 hemşire örnekleme dâhil edilmiştir. Veriler literatür taranarak araştırmacılar tarafından oluşturulan Anket Formu, Çalışanlar İçin Yaşam Kalitesi Ölçeği ve Travmatik Stres Belirtileri Ölçeği kullanılarak toplanmış, verilerin değerlendirilmesinde veri tipine göre sayı ve yüzdelikler veya ortalama ve standart sapma kullanılmıştır. Sayısal veriler arasındaki ilişki Korelasyon Analizi ile gruplar arasındaki farklılık ise Kruskall Wallis Varyans Analizi ve Mann-Whitney U Testi ile değerlendirilmiştir. Araştırmaya katılan hemşirelerin Travmatik Stres Belirtileri Ölçeği (TSBÖ) toplam puan ortalaması 20.98±11.61’dir. Çalışanlar için Yaşam Kalitesi Ölçeği (ÇYKÖ) Mesleki Tatmin Alt Boyutu puan ortalaması 31.45±9.06, Tükenmişlik Alt Boyutu puan ortalaması 19.25±7.06, Eşduyum Yorgunluğu Alt Boyutu puan ortalaması ise 17.98±9.71’dir. TSBÖ ile ÇYKÖ Mesleki Tatmin Alt Boyutu arasında negatif yönde istatistiksel olarak anlamlı ilişki saptanırken (r: -.284, p<0.05), TSBÖ ile
v
ÇYKÖ Tükenmişlik (r: .686) ve Eşduyum Yorgunluğu Alt Boyutları (r: .650) arasında ise pozitif yönde istatistiksel olarak anlamlı ilişki belirlenmiştir (p<0.05). Yaşın artması ile Eşduyum Yorgunluğu arasında negatif yönde zayıf düzeyde istatistiksel olarak anlamlı ilişki görülürken (p<0.05), artan aylık çalışma saati ile Mesleki Tatminin azaldığı, Tükenmişliğin arttığı belirlenmiştir (p<0.05). Kadın hemşirelerin, Travmatik Stres Belirtileri Ölçeği toplam puanı ile Çalışanlar için Yaşam Kalitesi Ölçeği Tükenmişlik ve Eşduyum Yorgunluğu Alt Boyutları puan ortalamaları erkek hemşirelerden istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha yüksektir (p<0.05). Lise mezunu hemşirelerin mesleki tatmin puanları diğer eğitim gruplarından anlamlı derecede yüksek çıkarken (p<0.05), eğitim seviyesinin artması ile eşduyum yorgunluğunun da arttığı tespit edilmiştir. Sonuçlar, hemşirelerin daha nitelikli bakım verebilmeleri için öncelikli olarak mesleki yaşam kalitelerinin yükseltilmesinin gereğini ortaya koymaktadır. Bunun için çalışma saatlerinin düzenlenmesi, mola fırsatlarının sağlanması, kurumsal olarak gerekli desteklerin sağlanmasının gerektiği söylenebilir.