Günümüz iş dünyasında yaşanan köklü değişiklikler ve teknolojik gelişmeler gittikçe sertleşen bir rekabet ortamı oluşturmaktadır. Ortaya çıkan bu değişikliklerle baş edebilmek ve başarılı olabilmek için yöneticilerin çeşitli önlemler alması gerekmektedir. Artık örgütlerin başarıya ulaşmak için sadece teknolojiye, güce, paraya sahip olmaları yeterli olmamaktadır. Bu noktada fark yaratacak bir kaynak niteliği taşıyan insan kaynağının biyo-sosyo ve psiko bir varlık olarak örgüt içindeki duygusal dolaşıma katkısı önemlidir. Yine insan ilişkilerinin yoğun yaşandığı ve temeli paylaşımlara dayanan örgütlerde çalışanların duygularını yönetme ve kontrole ilişkin sahip oldukları yetiler ortak amaç ve hedeflere uluşma konusunda artı değer oluşturmaktadır. Bu anlamda çalışmanın amacı bireyin kendisinin ve başkalarının duygularını tanıma, anlama ve yorumlamaya ilişkin becerilerini ifade eden duygusal zeka ve duygusal zekaya ilişkin becerilerin iş motivasyonu üzerine etkisini belirlemektir. Sağlık bakanlığına bağlı iki fizik tedavi ve rehabilitasyon hastanesi çalışanlarından elde edilen veriler yardımı ile gerçekleştirilen araştırmada kullanılan duygusal zeka ve iş motivasyonu ölçeğinin yapılarının belirlenmesi ve doğrulanması amacıyla açımlayıcı faktör analizi ve doğrulayıcı faktör analizinden yararlanılmıştır. Duygusal zeka ile iş motivasyonu arasındaki ilişkiler Yapısal Eşitlik Modelinden (YEM) yararlanarak incelenmiştir. Analiz sonucunda oluşturulan modelin uyum indeksleri modelin iyi ve kabul edilebilir seviyede uyum iyiliği değerlerine sahip olduğunu ve modelin kabul edilebilir olduğunu göstermektedir. Yine test edilen hipotezler sonucunda duygusal zekanın alt boyutları olan iyi oluş, özdenetim ve sosyalliğin iş motivasyonu üzerine pozitif etkiye sahip olduğu, duygusallık alt boyutunun ise iş motivasyonu üzerinde herhangi bir etkiye sahip olmadığı görülmüştür.
The radical changes and technological developments in today's
business world are becoming increasingly harder and more competitive
environment. To cope with these changes, and to be successful,
managers need to take various measures. It is not enough for
organizations to achieve success to have the technology, power and
money. At this point, it is important to contribute to the emotional
circulation within the organization as a bio-socio- and psycho-human
being. The ability of employees to manage and control their emotions in
organizations where human relationships are intense and based on
sharing is an added value for achieving common goals and objectives. In
this sense, the aim of the study is to determine the effects of the
individual's ability to recognize, understand and interpret the emotions
of themselves and others, and the effect of these skills on job motivation.
Exploratory factor analysis and confirmatory factor analysis were used to
determine and confirm the structures of the emotional intelligence and
work motivation scale used in the study, which was conducted with the
help of data obtained from the employees of Physiotherapy and
Rehabilitation Hospital employees of the Ministry of Health. The
relationships between emotional intelligence and work motivation were
examined using the Structural Equation Model (SEM). The fit indices of
the model created as a result of the analysis show that the model has
good and acceptable level of goodness of fit values and that the model is
acceptable. According to the results of the research carried out on the
two physicians working in the Ministry of Health, the sub-dimensions of
emotional intelligence are well-being, self-regulation and sociability
positively affect work motivation. Emotionality sub-dimension did not
have any effect on work motivation.